Olayın basına ve sosyal medyaya yansımasından sonra, ortaya konan tepkiler sonucunda soruşturmanın durdurulduğu açıklanmıştı.

Daha sonra ise sözkonusu savcılık talimatının, mensupları aralarında cinayet suçunun da olduğu farklı suçlardan yargılanan ırkçı Altın Şafak partisinin, 2016 yılının 24 Temmuz tarihinde DEB Partisi olarak gerçekleştirdiğimiz barışçıl HAK ARAMA yürüyüşünün iptali ve parti yöneticilerimizin yargılanması talebini içeren suç duyurusuna istinaden başlatılan soruşturma çerçevesinde verildiği ortaya çıktı.

Bu gelişme, son zamanlarda parti olarak dile getirdiğimiz, azınlık mensuplarının yargı yolu ile sindirilmeye, susturulmaya ve haklarını talep etmekten vazgeçirmeye çalışılmasının en açık göstergesidir. Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı üzerindeki bu baskı ve sindirme gayretleri son olayla da apaçık ortaya çıkmıştır. Bu durum, bazı kesimlerin iddia ettiği gibi hayal ürünü değil, gerçeğin ta kendisidir!

Söz konusu soruşturmayı yürüten savcının, 2015 yılı Aralık ayında DEB Partisi Genel Merkezi’ne yapılan saldırı ve partimizin kurucusu, liderimiz merhum Dr. Sadık Ahmet’in kaza yaptığı aracın çalındığı olayı da araştırdığını belirtmek isteriz. Partimize yapılan saldırı ve Dr. Sadık Ahmet’in aracının çalındığı saldırı sırasında olay yerinde belli bir marka arabaya ait anahtarların da bulunduğunu hatırlatır, hala olayla ilgili bir sonucun alınamadığını da vurgulamak isteriz.

Tüm bunların ışığında DEB Partisi olarak “Türk Azınlık” konusuyla ilgili olarak başlatıldığı ifade edilen savcılık soruşturması konusunda endişelerimizi ifade eder, yargı erkinin önyargılar ve siyasi saiklerle değil, hukukun temel ilkelerinin göz önünde bulundurularak kullanılması gerekliliğine olan inancımızı bir kez daha kamuoyunun bilgisine sunarız.

DEB Partisi