Bu ırkçı saldırıların önlenmesine yönelik ciddi tedbirlerin alınmaması ve adli kovuşturmaların gerektiği gibi uygulanmaması ise olayı daha da vahim hale getirmektedir.

Bu çerçevede 2003 yılında başkent Atina’da yaşayan Müslüman göçmenlerin kurduğu sivil toplum kuruluşlarına yönelik tehdit mektuplarıyla ilgili olarak geçtiğimiz günlerde başlayan mahkeme sürecini yakından takip edeceğimizi vurgulamak isteriz. Hatırlanacağı üzere Yunanistan Müslümanlar Birliği ve ülkedeki diğer Müslüman derneklerine yönelik, ölüm tehditlerini de içeren tehdit mektupları gönderilmiş ve ülkemizde yaşayan Müslümanlar açıkça hedef haline getirilmişti. Bu kaygı verici antidemokratik olayla alakalı yargı sürecinin en kısa zamanda gerektiği gibi insan ve azınlık haklarına uygun bir şekilde sonuçlanacağına inanmak istiyoruz. Yargı sürecini yakından takip edeceğimizi ve tehdit edilen sözkonusu sivil toplum kuruluşları ve onların yöneticileriyle iletişim içinde olacağımızı kamuoyuyla paylaşmak isteriz.

Vatandaşı olduğumuz ülkemiz Yunanistan’da Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı’nın yanısıra başkent Atina başta olmak üzere ülke genelinde yaşayan Müslümanların son yıllarda ötekileştirildiğini ve İslamofobik saldırılara maruz kaldıklarını gözlemlemekteyiz. Devlet mercilerini endişe verici bu sürecin önüne geçilmesi için bir an önce insiyatif almasını bekliyoruz.

DEB Partisi