Toplantıya DEB Partisi Genel Başkanı Mustafa Ali Çavuş, Onursal Başkanı Işık Sadık Ahmet, DEB Partisi yöneticileri, rahmetli liderimizin oğlu iş adamı Levent Sadık Ahmet, basın mensuplarının yanı sıra çok sayıda parti üyesi katıldı.

Toplantı, aramızdan ayrılmış başta rahmetli liderimiz Dr. Sadık Ahmet olmak üzere haklarımız için mücadele etmiş tüm dava insanlarımız adına bir dakikalık saygı duruşu ile başladı. Ardından DEB Partisi kurucusu ve ilk Genel Başkanı Dr. Sadık Ahmet΄in hayatı ve DEB Partisinin faaliyetlerini anlatan bir sinevizyon gösterisi izlendi.

Daha sonra DEB Partisi Genel Başkanı Mustafa Ali bir konuşma yaptı. Konuşmasında rahmetli liderimiz Dr. Sadık Ahmet’in ve arkadaşlarının başlatmış olduğu mücadeleyi devam ettirmek için göreve geldiklerini, azınlık olarak Lozan΄dan doğan hakları talep ettiklerini ve eşit birer vatandaş olarak yaşamak istediklerini dile getirdi. Asırlardır bu topraklarda yaşadıklarını, atalarının bu topraklara hoşgörü getirdiklerini ve kendilerinin bu topraklarda rahat ve huzur içinde yaşamak istediklerini söyledi. Baskıyı ve sindirilmeyi kabul etmediklerini belirten Genel Başkan, 8 Aralık 2015’te partimize yapılan saldırıdan dolayı ülkemiz Yunanistan adına üzüldüğünü, çünkü saldırıdan en fazla zararı ülke demokrasisinin gördüğünü anlattı. Halkın isteği doğrultusunda parti genel merkezinde bir Dr. Sadık Ahmet köşesi oluşturulduğunu ve rahmetli liderimizin içinde can verdiği arabayı bu köşeye getirdiklerini, ancak bu çirkin saldırı ile arabanın buradan alındığını, onun bu aziz hatırasına yapılan bu saygısızlığı asla unutmayacaklarını ve failler bulunup adalete teslim edilinceye kadar mücadelenin devam edeceğini söyledi. Bölgede sorunların devam ettiğini, özellikle ekonomik sıkıntıların içinden çıkılmaz bir hal aldığını, kendilerinin hak talebinden dolayı ısrarla ırkçılıkla itham edildiklerini, oysa kendilerinin sadece ve sadece azınlık insanlarının sesi olduklarını söyleyen Genel Başkan, o zaman Lozan’dan doğan haklarımızı talep edilip edilmediğini görmek için referandumun en güzel demokratik yol olduğunu, sandığın halkın önüne koyulabileceğini ve çıkan sonuca da herkesin razı olması gerektiğinin altını çizdi ve katılımcılara geceye onur verdikleri için teşekkür etti.

Daha sonra söz alan Onursal Başkan Işık Sadık Ahmet, davaya sahip çıkan başta DEB Partisi Genel Başkan Mustafa Ali Çavuş olmak üzere DEB Partisi yöneticilerine ve üyelerine teşekkür etti. 8 Aralık 2015’te yapılan saldırı ve arabanın çalınması kendilerini çok üzdüğünü belirtti. Bu parti kurulurken rahmetli Dr. Sadık Ahmet’in duyduğu heyecanı anlattı. Dr. Sadık Ahmet΄in liderlik vasıflarını da anlatan Onursal Başkan, liderlerin zor insanlar olduğunu, her zaman toplumun menfaatini düşündüklerini ve ani kararlar alıp uyguladıklarını belirtti. Eşinin vefatının kendileri için büyük bir kayıp ve acı olduğunu, inançlı insanlar olarak bu acıyı göğüslediklerini dile getirdi. Bir AB üyesi olan bir ülkede bir anne evladını hangi okula göndereceğine karar vermesi gerektiğini, ancak bu özgürlük kendisine tanınmıyorsa o ülkede demokrasinin olamayacağını anlattı. BTAYTD’ye yapılan baskını şiddetle kınadığını dile getiren Onursal Başkan, çalınan arabanın bulunup ait olduğu yere konulmasını beklediklerini, evladı gibi kabul ettiği ve aileden biri olarak gördüğü Genel Başkan Mustafa Ali Çavuş’un bunun peşini bırakmayacağından emin olduğunu söyledi. Bu acılı günün yıldönümünde azınlık milletvekillerini de aralarında görmeyi arzu ettiklerini ifade etti. Bu masum azınlığa bunların yapılmaması gerektiğinin, bu saldırının failleri bulununcaya kadar anma etkinliklerinin devam edeceğinin altını çizdi ve herkese teşekkür etti.

Daha sonra Genel Başkan Mustafa Ali Çavuş, Onursal Başkan Işık Sadık Ahmet’e kaza yapan aracın bir fotoğrafını takdim etti.

Hediye takdiminden sonra DEB Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ozan Ahmetoğlu, 12 Aralık 2016 tarihinde Atina’da, DEB Partisi’nin Helsinki İzleme Komitesi ile birlikte gerçekleştireceği etkinlik ile ilgili bilgiler verdi ve katılımcıları aydınlattı.

DEB Partisi olarak, 8 Aralık 2015’te Genel Merkezimize yapılan bu menfur saldırı ile ilgili bir gelişme olmaması, faillerin yakalanıp adalete teslim edilmemesi bizleri gelecek açısından kaygılandırmaktadır. Umudumuzu yitirmeden ivedilikle faillerin yakalanmasını ve adalete teslim edilmesini bekliyoruz.