Batı Trakya Türkleri’nin yoğun ilgi gösterdiği iftar yemeğine, T.C Gümülcine Başkonsolosu Osman İlhan Şener, Batı Trakya Türkleri Dayanışma Derneği Genel Başkanı Burhanettin Hakgüder, DEB Partisi Genel Başkanı Mustafa Ali Çavuş, AK Parti Edirne Milletvekili Mehmet Müezzinoğlu, AK Parti Bursa Milletvekili Hakan Çavuşoğlu, CHP Edirne Milletvekili Kemal Değirmendereli, Rodop İli SİRİZA Milletvekili Ayhan Karayusuf, Rodop İli PASOK Milletvekili Ahmet Hacıosman, SİRİZA İskeçe İli Milletvekili Hüseyin Zeybek, eski Milletvekilleri İlhan Ahmet ve Ahmet Faikoğlu, DEB Partisi Başkan Yardımcısı ve İskeçe İl Teşkilatı Sorumlusu Ozan Ahmetoğlu, DEB Partisi Başkan Yardımcısı ve Gümülcine İl Teşkilatı Sorumlusu Hasan Hasan, DEB Partisi Başkan Yardımcısı ve Meriç İl Teşkilatı Sorumlusu Ali Pencal, DEB Partisi Başkan Yardımcısı Hüseyin Çapar, ABTTF Başkan Yardımcısı Cengiz İsmail, GTGB Başkanı ve DEB Partisi Yönetim Kurulu Üyesi Koray Hasan, BTAYTD Başkanı Erkan Ruşen, BAKEŞ Başkanı Cemil Kabza, BTTÖB Başkanı Sami Toraman, İTB Başkanı Ahmet Kara, Gümülcine Belediyesi “Eşitliğe İlk Adım” Listesi Başkanı Sibel Mustafaoğlu, BTTADK Başkanı İsmet Kadı, Gümülcine S.Müftüsü İbrahim Şerif, İskeçe S.Müftüsü Ahmet Mete, Kozlukebir Belediye Başkanı İbrahim Şerif, İpsala Kaymakamı Mehmet Ali Gürbüz, Batı Trakya Türkleri Dayanışma Derneği İzmir Şubesi Başkanı Aydın Özcan ve Bursa Şubesi Başkanı Şükrü Köse ve diğer Şube Başkanları, Kozlukebir Belediyesi “Toplumsal Hareket” Başkanı Saadettin Şakir Hüseyin’in yanı sıra yaklaşık 1000 Batı Trakyalı katıldı.

Dostluk Eşitlik Barış Partisi Genel Başkanı Mustafa Ali Çavuş yaptığı selamlama konuşmasında, soydaşlarının birlikte olmaya, dertlerini paylaşmaya bugün dünden daha fazla ihtiyacı olduğunu söyledi.

Mustafa Ali Çavuş kendisinin ve arkadaşlarının Batı Trakya Türklerinin haklarını aramak için yola çıktıklarını belirtti. Batı Trakya Türklerinin 12 devletin imza koyduğu Lozan Antlaşması ile Yunanistan’a emanet edildiklerini,Osmanlı’dan sonra asırlardır bu topraklarda yaşayan Batı Trakya Türklerinin,Yunanistan’a emanet edildikleri günden bugüne, Yunanistan’a hep vatan gözüyle baktıklarını, bu sebeple İkinci Dünya Savaşı’nda ve Yunanistan İç Savaşı’nda bu ülke için şehit verdiklerini, fakat hakları Lozan Antlaşması ile çerçeve altına alınan bizlere, Yunanistan’ın aynı samimiyetle bakmadığını, her geçen gün daha iyi anladıklarını, belirtti. Kendisinin, arkadaşlarının ve halkının, 21. Yüzyıl’da yaşamalarına rağmen, ülkeleri Yunanistan’ın otuz yıldan bu yana AB üyesi olmasına rağmen, Batı Trakya Türklerinin sorunlarını çözmemekte direndiğini, ifade etti. Bu ülkeye asla köle olarak bırakılmadıklarını, bunu çok iyi bilen Yunanistan’ın kendilerini üçüncü sınıf vatandaş olarak yaşatma gayretini, anlamakta güçlük çektiklerini, anlattı.

Hiç kimsenin Batı Trakya Türklerinin davasında ilerleme olduğunu söyleme hakkına sahip olmadığına işaret eden Genel Başkan, Yunan Devleti’nin kayda değer hiçbir adım atmadığını, ne eğitimde, ne müftülüklerde, ne vakıflarda herhangi bir ilerlemenin olmadığını ifade etti. Davalarının sıkı takipçileri olduklarını, sonuç alıncaya kadar mücadele vereceklerini her şeyden vazgeçebileceklerini lâkin Müslüman ve Türk olmaktan asla vazgeçmeyeceklerini söyledi.

Selamlama konuşmalarında öne çıkan düşünceler şunlardı. Batı Trakya Türk Azınlığının sorunlarının çözüm noktasında gözle görülür, elle tutulur bir ilerleme olmadığı, iktisadi açıdan bölgenin yatırıma ihtiyacı olduğu, bu davanın temelinde bölge halkı olduğu, bu sebeple çözüme dayalı adımlarda bölge insanının düşüncelerinin önemli olduğu, Batı Trakya Türk Azınlığının sorunlarına bir meseleden ziyade bir dava olarak bakıldığının altı çizildi.